Keçiboynuzu Erkeklerde Ne İşe Yarar? Bir Hikaye Anlatımı Bir zamanlar, hayatını büyük hedeflere odaklanarak yaşayan bir adam vardı. Adı Murat’tı. Her sabah erkenden kalkar, uzun saatler boyunca çalışır, işlerini aksatmadan yerine getirirdi. Ancak bir gün, Murat’ın bedeninde bir şeylerin yanlış gittiğini fark etti. Yorgunluk, halsizlik, düzensiz uyku… Tüm bu belirtiler, ona hep bir adım geri çekilmesi gerektiğini söylüyordu. Ama Murat, durmaksızın koşturmak zorundaydı. İşin en zor kısmı ise, bu kadar uğraşırken kendisini kaybetmişti. Sağlık, hedeflerin gerisinde kalmıştı. Bir akşam, Murat’la tanışan Zeynep, ona sağlıklı yaşam konusunda bir öneride bulundu. Zeynep, sadece işlerine değil, aynı zamanda sağlığına da önem veren, insanları…
Yorum BırakPratik Çözüm Günlüğü Yazılar
Seramoni Nasıl Yazılır? Küresel ve Yerel Perspektiflerden Bir Bakış Herkese merhaba! Dilin, kültürlerin ve toplumların taşıdığı anlamların nasıl şekillendiğini hiç düşündünüz mü? Bir kelime, çoğunlukla sadece bir işlevi ifade etmenin ötesinde, bulunduğu toplumun değerlerini, geleneklerini ve hatta toplumsal yapısını yansıtır. Bugün, belki de doğru yazılışı konusunda zaman zaman karışıklığa düşebileceğimiz, ancak toplumlar için büyük bir anlam taşıyan bir kelimeyi ele alacağız: seramoni. Bu kelime, farklı kültürlerde farklı algı ve kullanımlara sahipken, Türk Dil Kurumu’na (TDK) göre nasıl yazılmalı ve bu yazım doğru mu? Birçok toplumsal ritüel, tören ya da kutlama kelimesiyle ilişkilendirdiğimiz seramoni, aslında sadece bir yazım hatasından ya da…
Yorum BırakHangi Ampullerde Cıva Var? Edebiyatın Işığında Teknolojinin Zararları Kelimenin gücü, insan düşüncesinin en derin köklerine ulaşabilir ve onları dönüştürebilir. Edebiyat, insan ruhunun en karanlık köşelerini aydınlatan bir ışık kaynağı gibi işlev görür. Ancak bazen, bu ışık kaynağı, tıpkı teknolojik buluşlar gibi, gölgeleri de beraberinde getirir. Bugün, gündelik yaşamımızda vazgeçilmez hale gelen ampuller, çoğu zaman göz ardı ettiğimiz ama dikkatle ele almamız gereken bir meseleye, “cıva” içeren ampullere işaret ediyor. Ampuller ile ilgili bu konu, yalnızca bir bilimsel mesele olmanın ötesine geçer. Aynı zamanda toplumları, değerleri ve insanlık tarihini yeniden gözden geçirmemize yol açan bir metin haline gelir. Cıva ve Teknolojinin…
Yorum BırakKanuni Cedit: Geçmişin İzinden Yeni Bir Yola Adım Atmak Bir zamanlar, yıllar önce, bir kasabada birbirinden çok farklı iki insan vardı: Emre ve Duygu. İkisi de hayatın farklı yönlerinden bakıyor, farklı duygularla dolu bir dünyada yaşıyorlardı, ama bir şeyleri paylaşıyorlardı; ikisi de eskiyi sorguluyor ve yeniyi arıyordu. Emre, çözüm odaklı bir adamdı. Her zaman mantıklı düşünür, problemi hızlıca tespit edip çözmeye çalışırdı. Duygu ise daha farklıydı. Her şeyin kalpten, insanın iç dünyasından başladığına inanırdı. Empatinin gücüne, insanın içinde barındırdığı duygusal dünyaya odaklanırdı. Bir gün, kasabaya çok eski bir yazma geldi. Yazıda, “Kanuni Cedit” terimi geçiyordu. Bu terim, kasaba halkının hiçbir…
Yorum BırakHepimizin hayatında, kalbini birine kaptırdığı ama karşılık bulamadığı zamanlar olmuştur. Karşılıksız aşk, kelimenin tam anlamıyla yıkıcı olabilir. Peki, bu duygusal fırtına ne kadar sürer? Aşkın bu türü kalıcı bir iz bırakır mı yoksa zamanla geçer mi? Erkekler ve kadınlar, karşılıksız aşka farklı açılardan yaklaşır; erkekler daha çok objektif, veri odaklı bir bakış açısı sergilerken, kadınlar duygusal ve toplumsal etkilerle durumu değerlendirir. Bu yazıda, bu iki perspektifi ele alıp tartışmak istiyorum. Erkeklerin karşılıksız aşka bakışı genellikle daha objektiftir. Genellikle, aşık olduklarında bu duyguyu çözmeye, anlamlandırmaya çalışırlar. Eğer bu aşk karşılık bulmazsa, çoğu erkek durumu bir ‘aksaklık’ olarak görüp, çözüm odaklı yaklaşır.…
Yorum BırakBelagat Eğitimi: Küresel ve Yerel Perspektiflerden Bir Bakış İletişim, insanların bir arada yaşamasını sağlayan en önemli araçlardan biridir. Ancak iletişimin gücü sadece doğru kelimeleri seçmekle sınırlı değildir; bir düşünceyi, bir duyguyu ya da bir hikayeyi aktarırken kullanılan dilin zenginliği ve etkileyiciliği de büyük bir rol oynar. Belagat eğitimi, işte tam da burada devreye girer. Hem küresel hem de yerel düzeyde insanların kendilerini etkili bir şekilde ifade etmelerini sağlayan bu eğitim, yalnızca bir teknik beceri değil, aynı zamanda toplumsal bağların güçlendiği, kültürlerin şekillendiği bir alandır. Peki, belagat eğitimi farklı kültürlerde nasıl algılanır? Küresel ve yerel dinamikler bu konuda ne gibi farklılıklar…
Yorum BırakHasenat ve Seyyiat: İyi ve Kötü Arasındaki İnce Çizgi Hayat, her anı seçimlerle dolu bir yolculuk. Bugün bir adım attığında doğru yolda mısın, yoksa yanlış mı? İçindeki iyiliği mi, kötülüğü mü daha fazla besliyorsun? Hasenat ve seyyiat terimleri, aslında her birimizin günlük seçimlerinin özüdür. Bir yanda iyi, diğer yanda kötü; ama ikisi de hayatımızın temel taşlarıdır. Bu yazı, bu iki kavramın ne anlama geldiğine dair derinlemesine bir keşfe çıkacak, belki de kendini keşfetmene yardımcı olacak. Hasenat: İyi İşler, İyi Kalp Hasenat, kelime olarak “güzel işler” veya “iyi ameller” anlamına gelir. İslam kültüründe, kişinin kalbinin saflığına ve yaptığı işlerin doğruluğuna vurgu…
Yorum BırakFesleğen Nasıl Yenilir? Lezzet, Kültür ve Geleceğe Dair Bir Keşif Fesleğen… O kadar güçlü bir aroması var ki, adını duyduğumuz anda aklımıza sıcak bir yaz günü, taze salatalar ve mutfaktaki heyecanlı bir pişirme sesi gelir. Ama sadece bir baharat mı? Yoksa tarih boyunca yemeklere, sağlık sırlarına ve kültürel bağlantılara kadar uzanan bir yolculuğun parçası mı? Gelin, fesleğenin ne anlama geldiğini, nasıl yenildiğini ve gelecekte nasıl bir yer edinebileceğini hep birlikte keşfedelim. Bugün, fesleğen sadece mutfaklarımızda değil, aynı zamanda kültürel mirasımızda, sosyal bağlarımızda ve hatta sağlık anlayışımızda önemli bir yere sahip. Hem erkeklerin çözüm odaklı ve stratejik bakış açıları, hem de…
Yorum BırakBoğularak ölürken ne hissedilir? Panik sesler boğuluyor, kalp bir yükseklikten patlıyor. Sonra su, akciğerlerini doldururken yanar ve yırtılır. Sonuçta, hissettiği şey sakin ve sakin. Oksijen alamadığı için bilinci kapanır, sonra ölür. Türkiye’de kaç kişi boğularak öldü? Bu içerik mevcut değil. 18 yıl boyunca Türkiye’de yasal boğulma ve Akdeniz Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Profesörü ile ilgili istatistikleri saklayın. Dr. Adnan Turgut, 900 ila 200 bin kişinin boğularak suda öldüğüne dikkat çekti, ancak son 15 günde sadece 95 kişi öldü. Boğulan biri ne hisseder? Boğulan kişi başlangıçta şiddetli panik, korku ve nefes almada zorluklar hissediyor. Artan oksijen eksikliği ile baş dönmesi zayıflık…
Yorum Bırak